Tavsiye meleği

Tavsiye meleği
 
      Severim yazmayı severim, güzel olan herşeyi yazarım da ;huydur bende , elimde kahve koca bir dünyanın içnde tek kalmışcasına kimseyi yada hiçbirşeyi düşünmeden ,hayatı içime kazıyarak yazarım. Zaten hayat aslında olmak isteyip olamadıgım zamanı kapsamazmı, her kitabın bi satırında kendini bulduğu için okumazmı insan , yazar kitabı yazarken olması istedigi ama olmayan elinden yitip gidenlere agıdı değilmidir aslında kitaba karaladıkları, yaşamak inadına yaşamak , yaşayıp yazmak , hayat seni yormadan , hayal kurmayı bırakmadan yazalım bizler yitip gidince yazdıklarımız kalsın , kimbilir belkide dünya okuyarak , yazarak güzelleşir.Hayal kurmak, en azından yeni hayatlar kurmaktan hem daha kolay degilmidir zatenn
              
                                  Birtutamayca ❤

Çocuk şampuanları ve fikirleriniz

     Çocuklarımızın banyo keyfi sırasında kullandığımız ürünleri özenerek , dikkatli seçtiğimiz doğrudur . Ben dalin, uni baby ve mustela yı dönüşümlü kullandım ve kullanıyorum ama dalinin antiseptik özelliğini yıllar önce bi doktor sayesinde keşfedip kullanmaya
başladık . EfecanIn göz alerjisi var.Nisan ve mayıs aylarında gözlerde şişme ve sulanma hat safhada oluyo, doktorumuz  1 cay kaşığı dalini yarım çay bardağı suda köpürtüp , gazlı bez yardımıyla gözlerini silmemizi önerdi.
       Vayyyy canına sonuç muhteşem 2 günde kaşıntı , şişlik, sulanma çoktan bitmişti 🙏Şükürler olsun doktoru hatırlamıyorum çünkü 9 sene filan olmuştur. Her zaman dua ederim ama ben kullandığım için öneriyorum, siz yapmayadabilirsiniz tabiki ama alerjisi olan cocukların dalin le arasırada olsa yıkanmalıdır taraftarıyım 😊sevgiyle kalın 😍

KİTAP OKUMAYI SEVERİZ EFENİMMMM

  Kitaplar hakkında yorumlarınızı ve önerilerinizi önemsiyorum . Benim için çok önemli okuduğunuz kitaplar ve size kattıkları , sayısını bile unuttuğum okuduğum kitapları ,burda beraberce yorumlamak ve eleştirmek süper olcak. Hadi bakalım herkes okudukarını yazsın bekliyorum!😊


İyimser Çocuklar

İyimser Çocuklar Yetiştirebilmek

Son yazımızda, iyimser ya da kötümser olmamızın iş yaşamında, okulda, yakın ilişkilerde, ruh sağlığında ve genel olarak sağlıkta çok şey fark ettirdiğini söylemiştik. Yaşamın kaçınılmaz terslikleriyle başa çıkmakta zorlanan çocukların ve gençlerin ortak özelliklerinden biri de; yaşadıkları sorunlara paralel olarak karamsar olmalarıydı. Bir de şu soruyu sorduk: İyimserliği öğretebilir miyiz?

Bizi iyimser ya da kötümser yapan şey, başımıza gelen kötü ve iyi olayları açıklama tarzımızla yakından ilgilidir.
İyimserler

1. Kötü olayları açıklarken; bu olayların nedeninin başkaları olduğunu, geçiciolduğunu ve özel bir durum olduğunu düşünürler: “Hoca yanlış taktik verdi, kaybettim”.
2. İyi olayları açıklarken; nedeninin kendileri olduğunu, sürekli olduğunu ve genelolduğunu düşünürler: “Yetenekliyim, kazandım”.
Kötümserler

1. Kötü olayları açıklarken; bu olayların nedeninin kendileri olduğunu, kalıcıolduğunu ve genel bir durumu yansıttığını düşünürler: “Beceriksizin tekiyim”.
2. İyi olayları açıklarken; nedenini başkalarına veya durumlara bağlar, geçici ve özel bir durum olduğunu düşünürler: “Çok şanslıydım”.

Araştırmalara baktığımızda, iyimser ve karamsar düşünme tarzını çocuğun erken dönemlerde özellikle anne-babayı ve ilişkilerini model alarak öğrendiğini görüyoruz. Ayrıca erken dönemde “kendini güvende hissetme, onaylanma, sıcak ve yakın ilişki kurma” gibi bazı temel ihtiyaçların karşılanmamasının da önemli rol oynadığı anlaşılıyor.

Yukarıda söylenenlerden anlıyoruz ki, iyimserlik ve karamsarlık evdeki ilişkilerin bir yan ürünü. Bu alanda her şeyi söylemek bu köşenin sınırlarını çok zorlasa da, bazı önemli noktaların altı çizilebilir. Bunun için meslektaşım çocuk ve ergen terapisti Olcay Güner’den anne ve babalar için çocuklarına iyimserliğin ve güvenli bağlanmanın tohumlarını atıcı bazı öneriler istedim.
Öneriler

Çocuklar en fazla anne babalarının kendi aralarındaki çatışmalarda kullandıkları yorumlama ve problem çözme biçimlerini kopyalarlar. Ama çatışmadan kaçmak da çözüm değildir. Anlaşmazlık hayatın bir parçasıdır. Önemli olan çocuklaraçatışmaların nasıl çözümlendiği konusunda model olmaktır. Çatışmaların ve kavgaların zararlarını azaltmak için şunları yapabilirsiniz:

• Çocuğun önünde fiziksel şiddet kullanmayın. Buna bir şeyler fırlatmak ve kapı çarpmak da dahil.
• Uzlaşma ile sonlanmayacağından emin olduğunuz bir tartışmayı çocuğun önündebaşlatmayın
• Şayet eşinizi çocuğun önünde eleştirecekseniz tüm kişiliği ile ilgili eleştiriler yapmayın; o anda o duruma özel eleştiri yapın. Ör: “baban böyle yorgun olunca, biraz sinirli oluyor”.
• Kızgınlığınızı kontrol ederek model olun.

Tüm bunların yanı sıra anne baba olarak bebeklikten itibaren özellikle şunlara dikkat etmelisiniz:

• Çocuğunuzu çok uzun süre yatakta yalnız başına ağlatmayın. İhtiyaçlarını zamanında karşılamaya çalışın.
• Çocuğunuza önceden tahmin edilemeyen durumlar yaşatmamaya çalışın. Bu onları çaresiz, sinirli, üzgün ve pasif bir duruma düşürür.
• Çocuğunuza seçim olanakları tanıyın. Örneğin; yemekleri ağzın tıkıştırmayın. Masadaki yiyeceklerden hangisinden başlamak istediğini sorun. Açık büfede tabağını kendisine hazırlatın. Mümkünse giysi seçimini de kendisi yapsın.
• Çocuğunuza keşfetmesi, çevreyi araştırması için fırsatlar tanıyın. Güvenliksiz bir duruma gelmediği sürece yaptığı keşifleri engellemeyin.
• Ceza vermek durumunda kaldı iseniz, cezanın nedenini anlamasını sağlayın. Nedeni anlamaz ve sadece sizden korktuğu için davranışını düzeltirse, ‘güvensiz’ bir birey olmaya aday olabilir.
• Övgüyü yerinde, zamanında ve yeterli miktarda kullanın. Neden övüldüğünü anlamasını sağlayın.
• Uykuya yatmadan önce ‘yatak sohbetleri’ yapın. O gün başına gelen iyi ve kötü olayları paylaşın. Sıkıntılarından arınarak uykuya dalmasını sağlayın.
• Çocuğunuzun önünde sergilediğiniz olayları yorumlama tarzınıza dikkat edin. Çocuğunuzun kötümser yorumlarına tanık olursanız, ona olası diğer iyimser alternatiflerin farkına varması için yardım edin.